25.06.2025 15:02
Yaygın internet kesintileri, Kenya'da 25 Haziran protestolarıyla eş zamanlı olarak ülkenin tarihindeki en büyük protestoları felç etti. Yetkililer, gösterilerle ilgili iletişimi bastırmaya çalışarak, önemli hizmet kısıtlamalarına yol açan önlemler uyguladı. Bu eylemler, geçen yıl 2024 Maliye Tasarısı'na karşı yapılan hükümet karşıtı gösteriler sırasında kullanılan benzer taktiklerin bir devamıdır.
Özellikle, birkaç internet servis sağlayıcısı (ISS), mesajlaşma uygulaması Telegram'ı hedefleyerek, hem mobil uygulamasına hem de web sitesine erişimi kısıtladı. Bu bilgiler, sosyal medya, ağ izleme grupları ve dijital hak örgütleri de dahil olmak üzere çeşitli kaynaklardan toplanan raporlardan geliyor. NetBlocks ve Açık Ağ Müdahalesi Gözlemevi'nden (OONI) gelen gerçek zamanlı veriler bu kısıtlamaları doğruluyor.
Ayrıntılı analiz, bu kesintilerin boyutunu ortaya koyuyor. NetBlocks tarafından 11:50 UTC'de Safaricom Limited (AS33771) üzerinde yapılan bir ağ ölçümü, Telegram'a erişimin ciddi şekilde sınırlı olduğunu ve genel zaman aşımı hatalarına yol açtığını gösterdi. Benzer şekilde, NetBlocks tarafından bildirildiği üzere, Faiba (JTL) ve Liquid Telecom, Telegram'ın web arayüzü ve bağlantı kısaltıcı işlevlerinde neredeyse tamamen kesinti yaşadı. Safaricom, sınırlı bir erişilebilirlik ( %10-14) sergilemiş olsa da, bu muhtemelen tamamen kapatma yerine hız düşürme olduğunu gösteriyor, iletişim üzerindeki etki önemli olmaya devam ediyor. Tatua Merkezi tarafından yapılan bağımsız doğrulama, bu bulguları destekleyerek kısıtlamaların yaygın doğasını vurguladı.
Protestoların canlı medya yayınlarını yasaklayan hükümetin eylemleri, potansiyel daha geniş bir internet kesintisine ilişkin endişeleri vurguluyor. NetBlocks ve Tatua Merkezi tarafından gerçek zamanlı veriler ve OONI sonda testleri aracılığıyla belgelenen Telegram'daki bu kısıtlamalar, Kenya'daki yaygın iç karışıklıklar arasında ifade özgürlüğü ve bilgiye erişime önemli bir meydan okuma oluşturmaktadır. Durum, siyasi gerilimler sırasında düzeni sağlamak ve temel dijital hakları savunmak arasındaki hassas dengeyi vurguluyor.